Makale Yayınları

Metni sesli dinle.

Avukat tutmayana 52000 TL Ceza!

  • 11 Kasım 2025

Değerli okuyucularım Anonim Şirketlerde Avukat Bulundurma Zorunluluğu ve Cezaların Adaletsizliği Üzerine Eleştirel yaklaşımımı kaleme alma ihtiyacı duydum

Türkiye’de anonim şirketlerin avukat bulundurma zorunluluğu, ilk bakışta “hukuki güvenliği artırmak” gibi makul bir gerekçeye dayansa da, uygulamada adalet duygusunu zedeleyen, işvereni işinden soğutan bir cezalandırma sistemine dönüşmüştür.

Kanuna göre sermayesi 1.250.000 TL’yi aşan her anonim şirket, sözleşmeli bir avukat bulundurmak zorundadır. Bu zorunluluğa uymayan şirketlere ise her ay için 52.011 TL ceza kesilmektedir. Evet, yanlış duymadınız: Şirketin faaliyeti olsun olmasın, bir kuruş ciro yapmasa bile bu ceza otomatik olarak işlemektedir.

İdarenin yaklaşımı basit: “Sermayen varsa, avukat da tutacaksın.”

Ama soralım: Sermaye rakamı, şirketin gerçek ekonomik büyüklüğünü yansıtır mı?

Kimi zaman o “büyük sermayeli şirket”, fiilen faaliyet göstermeyen, yıllardır rafa kaldırılmış bir tüzel kişilikten ibarettir. Kiminde ise üretim durmuştur, sadece borç alarak nefes almaktadır. Fakat kanun, bu farkları görmez.

“Koruma” adı altında cezalandırma

Anayasa Mahkemesi, Geçmişte, bu zorunluluğun “ülke ekonomisini koruma amacı taşıdığını” belirterek uygulamayı haklı bulmuştu. Ancak bu gerekçe, hayatın içinden bakan bir gözle değerlendirildiğinde çelişkilidir.

Çünkü ekonomiyi korumak, üreticiyi cezalandırmakla değil, yaşatmakla olur.

Her ay 52 bin lira ceza, bir işletme için sadece bir mali yük değil; aynı zamanda bir morali çökerten bir cezadır. İşveren şunu hisseder: “Ben üretmeye, istihdam yaratmaya çalışıyorum, devlet ise bana teşekkür edeceğine ceza kesiyor.”

Bu yaklaşım, işvereni korumak yerine soğutan, hatta “şirket kurmak mı, yoksa kapatmak mı daha mantıklı” sorusunu akla getiren bir düzenlemedir.

Gerçek adalet: ölçü, niyet ve orantıdır

Devletin düzenleme hakkı vardır, ama ölçüsüz ceza adalet değil, zulümdür.

Eğer gerçekten şirketlerin hukuki güvenliğini sağlamak amaçlanıyorsa, bu zorunluluk şirketin faaliyet durumu, cirosu, istihdam sayısı, bağımsız denetim kapsamı gibi çoklu ölçütlerle yeniden tasarlanmalıdır.

Holding yapıların ve Büyük fabrikaların yanında Diğer küçük ofis şirketlere ve diğer tüm 1250000TL sermayesi olan Anonim şirketlere ayrı ayrı avukat zorunluluğu getirmek ise, çağdaş iş dünyasının gerçeğini yok saymaktır.

Tüm bu nedenlerle bu düzenleme, hukuk mantığı içinde “doğru” görünse de, hayatın içinde adaletsiz ve soğutucu bir etki yaratmaktadır.

Bir işletmeyi yaşatmak, cezalandırmaktan daha değerlidir.

Bir işverenin önünü açmak, devlete avukat kazandırmaktan daha büyük bir ekonomik destektir.

Unutmayalım:

Gerçek hukuk, cezayla değil, anlayışla güçlenir.

Ekonomi, denetimle değil, güvenle büyür.

Bu durumdaki şirket sahiplerinin derhal bir yol ve önlem haritası çıkarması, ticaret hayatları için hayati bir noktaya ulaşmıştır.

Saygılarımla…

Mahir NAZLIER
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir

sgk danışmanlığı ankara

sgk teşvikleri ankara

bordrolama ankara

sosyal güvenlik danışmanlığı ankara
yatırım teşvik belgesi ankara
iş kanunu danışmanlığı ankara